YAZAR
Naif bir koku getirir bu saatlerde uykumu Dolunay gökte Sahildeyim ben de Dört bir yanı orman olan, ıssız bir ada Deniz şarkı söylüyor Ezgisi dalgalarına vuruyor Dalgalar ayakarımı ıslatıyor Gecenin şafağında bana masallar fısıldıyor. Denizin o uğrak kokusu ciğerlerime…
”Bugünlerde maske takıp dolaşanların sayısı o kadar çoğaldı ki maskenin altında kim olduğunu anlamak çok zor efendim…” Öteki, Dostoyevski İlk kez 2003 yılında ortaya çıkan korona virüsü şimdilerde dünyanın temel sorunu olmakta. hayvanlarda görülen (yarasa, domuz, kedi, köpek, kemirgen ve…
Ölüm bir fermandır meskeni üstünde atan. Zülüflerini dağıtan rüzgar bile hoş gelir, Yaşam alarmını çaldığı an. Korku, endişe sarar etrafını, kederin gider, ecelin gelir. Hayat müşterek ya sen bunca masala kan. Karanlığın zifiriliği hayatına denktir o an. Kaç yaşındasın,…
Serv-i revan gelir, çalar kapıyı ansızın Mavi nergisleri yoktan yere ışıldar yazın. Gece dökülüverir cebine sabada, Zümrüdü anka uçar o an semada. İntizar ettim seher yeli baharda. Zülüfte bir peri bekledim, geldi işte burada. Sen geçmişteki anılarını…
Gökyüzünde dolunay görünmüş. yazma vaktin gelmiş geçiyor, sönmüş kağıtlara. dolunay ışığını vuruyor. ya da ben fazla takıyorumdur. kurgulayıp duruyorumdur. belki de divaneyimdir. soluk soluğa, somutluklara inat bağırıyorumdur. belki düşmüşümdür, her şeye rağmen fazlaca düşkünümdür. deliyimdir, aklımı kaçırmışımdır. bulamam şimdi ortalıklardadır….
Ebruların çatmış yine, Yine kızgın yağlar içerisindesin, Ateşler üzerine üzerine yürüyorsun, Belki de koşuyorsundur. Şimdi senin; Anber saçların dalga dalga Kaldırım yosmaları sağda, solda Berideki kafe kapandı iki gün önce. Yıllar öncenin güzel anıları, Yandı edebiyen. Şimdi beyaz atlı,…
Aylar öncesinden kalma bir şarkı penceremdeki ışığı anımsattı. Bir şarkının gövdesinde kıyılara uzanıp durdum seyre. Tam da o vakitlerde zamanında ettiğim vaveylar ve kavgalar, sorguladığım hadiseler anlamsız bir boşlukta kaybolmak için tutuştular. Alevler aldı yakılan içi anı dolu defter gibi. Küllerini ben süpürdüm. Yağmur yağdırdım duvarlarına. Bugün ben içimdeki hırsın…
benim için öğretmen bir anlatıcı, bir öğretici veya bir kelime ile yeterli kalmadı hiçbir zaman. bir öğretmeni eğer yaşatmak istersem onun kurduğu oyunu saygıyla oynamam gerekiyordu. onun yönergelerine uymam ve şifrelerini çözmem gerekiyordu. oyun basit görülse de oynaması öyle kolay…
Gönlüyle ağzı bir olmayanlara ne yazık Ne acımalık bakışlar atılır çehrelerine Yalan sözlerle insan çekenlere Ruhsuz bedenlerde ruh dilenenlere Profesyonel oyunculara ne yazık Taştan kalp, kıvrımsız beyinden oluşan Sözleri kontrollü, elleri kontrolsüz ahmaklara Sahte tavırlı evcilik oyunlarına Ne…
Uyku sersem eder içimdeki karanlığı Geceler kördür, melankoli sağır Iraklardan ses gelir de uyuyamaz insan Şafağa en yakın an Siyahlık çökmüş o zaman Yağmur gibi ince ince, tane tane İniyor yaşlar çehremden Çölün kurak toprakları ıslanır gözyaşlarımla Sade bir uyku…
