Category
Edebi Türleri Bu kategori altında bulabilirsiniz.
20 şubat 1978 Al yanaklım, güzel yüreklim… Ahmet’in bir sevdaya tutuldu, bir kötülük etti sana. Kaç gece aklıma geldin de uykularım kaçtı al yanaklım. Çok konuştum kendime, laf geçiremedim. Sevda bu bilirsin. Zaten uzun süre gelemedim köye, utandım. Senden, sevdandan,…
16 Şubat 1978 Ahmet’im, güzel gözlüm. Sen köye geleli yarım ay oldu. Yarım aydır yüzüm yerden kalkmaz oldu. Çeyiz sandığımı açamaz oldum. Babam ile konuşamaz oldum. Köyün kızlarının ağzından düşmez oldu adım. Ne geceleri ne gündüzleri gözümü kapatıp da uyur…
Geçmişimizi yansıtması açısından ve günümüzdeki olaylara ışık tutması açısından tarihin nasıl bir yol izlediği önemlidir. Tarihin zaman içerisindeki gelişimi, dönüşümü gibi bakış açıları tarih araştırmalarındaki usûlün, yöntemin de inceleme alanına girmektedir. Prof. Dr. Zeki Velidi Togan Tarihte Usûl kitabında,”Hadiselerin seyrinden,…
Güneş doğmadan uyandım, yıl 1978, yer İstanbul, kimliğim Tarık Levendoğlu. Uzandığım betondan kalktım. Yamacımda bir tablo buram buram fresk kokulu. Güneş doğdu, uyandım. Yıl 1979, yer İstanbul, kimliğim Ayhan Işıyan. Ben ışıyan ailesinin tekne kazıntısı. Uyandığımda gördüğüm tek şey annemin…
“Resimlerimde rahatlatıcı, yatıştırıcı bir şeyler söylemek istiyorum, müzik kadar yatıştırıcı bir şey.” Merhaba! Hayatımda tek bir kez mektup yazdım. Onu da anneme yazmıştım. Öğretmenimiz ödev vermişti, sevdiğiniz birine mektup yazın diye. Uzaktaki akrabalarıma yazmaya çekinmiştim, babamla iş birliği yapmış, ben…
Recâizâde Mahmut Ekrem, alafranga kavramını tanıtıyor bizlere Bihruz Bey ile. Tanzimat Dönemi ve “elit” kesim, yaşantıları, sevdaları gözler önünde eserimizde. Her diyalogda muhakkak yabancı bir kelime var, hatta öyle ki bir an okuduğum eserin Fransızca olabileceğinden şüphe duydum… Okurken çok…
Gül bir çiçeği simgelemiyor sadece. İçimizdeki emeği, ilgiyi, sevgiyi, sadakati simgeliyor. Bir şeyin başka bir şeye duyduğu ve yaptığı her şey… ne çok şey kullandım. Gayet kifayetli kelimeler kullanabilirdim oysa. İnsan diyebilirdim mesela. Ama hayvan hayvana daha sadakatli. Hayvanın gülü,…
Saat takmayı sevmiyorum. Sanki bileklerim, damarlarım patlayacak. Ölçüsü hiçbir zaman koluma uymaz, bir diş sıksam dasdar olur gevşetsem bosbol, ritmik sesi ile benimle her yere gelmesi de huzursuz ediyor. Gündemin saatte bir değiştiği yüzyılda saatle gezmek her şeyden haberdar olma…
Bu günlerde,insanlık olarak çok zor günler geçirdiğimiz doğrudur.Depremler,savaşlar,salgın hastalıklar,ekonomik krizler…Durum böyle olunca da kaygılanmamak elde değil.Kimisi doğmamış çocuğunu düşünüyor,kimisi iş yerinin halini,kimisi yıkılan evini ,kimisi ise kaybettiği sevdiklerini… Evet ne demiştim;zor günler geçiriyoruz ve hemen hemen herkesin yüzünde aynı duygu…
